Erken çocukluk döneminde ikinci dil eğitimi son yıllarda tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de giderek önem kazanmaktadır. İkinci dil eğitiminin mümkün olduğunca erken yaşta ve hatta kreşlerde ve anaokullarında başlanması önerilmektedir.
Çocukluk döneminde beyindeki dil edinim penceresi daha aktiftir. Çocuklar anadil becerilerini oluştururlarken ikinci dili de anadilleri gibi doğal yollarla edinirler ve ikinci dili edinmesi yetişkinlerden daha kolaydır. Bu nedenle gelişim psikolojisi açısından da erken çocukluk dönemi iki ya da çok dilin edinilmesinde de kritik dönem sayılmaktadır. Erken yaşlarda ikinci dili edinme olanağına sahip olan çocukların ikinci dili de anadili gibi rahatlıkla öğrenebildiği savunulmaktadır.
Bu doğrultuda sınıfta iki öğretmenin bulunduğu okulumuzda öğretmenlerimizin bir tanesi Türkçe konuşurken, yabancı uyruklu öğretmenimiz sadece İngilizce konuşur. Bu sayede çocuklar farkına varmadan, maruz kalarak, İngilizceyi anlamaya ve konuşmaya başlar.
Çocuklarımız, Montessori eğitim sertifikasını hizmet içi eğitimle alan İngilizce öğretmenlerimizle de, gelişimin dört temel basamağı olan zihinsel/bilişsel, sosyal-duygusal, dil, fiziksel gelişimi destekleyen montessori materyallerini İngilizce çalışmaktadır. Montessori materyalleri ile çalışmaları dışında, sınıflarımızda rutin olarak yapılan çember zamanlarında kitap okumaları, oyunlar, belirlenen konu hakkında sohbetler, yemek projeleri, deneyler, partiler yapmaktadırlar. İngilizce öğretmenlerimiz sadece ders için değil çocuklarımızın bütün ihtiyaçlarını karşılamak için sınıftadırlar.